Çift ölüm aylığı bağlanır mı?

T.C.

YARGITAY

10 HUKUK DAİRESİ

2023/7788

2023/7831

12.7.2023

ÇİFT ÖLÜM AYLIĞI BAĞLANIP BAĞLANAMAYACAĞI ( Babası Üzerinden Aylık Alma Açısından Hakkı Doğuran Olay Eşinin Vefat Ettiği Tarih Olacağından Söz Konusu Tarihteki İlgili Mevzuatın Belirtilen Maddeleri Uyarınca Davacının Çift Aylığa Hak Kazanamadığı Belirgin Olup Bu Maddi ve Hukuki Olgular Göz Önünde Bulundurulmaksızın Karar Tesisi Usul ve Yasaya Aykırı Olup Bozma Nedeni Olduğu )

BABASI ÜZERİNDEN AYLIK ALMA AÇISINDAN HAKKI DOĞURAN OLAY ( Eşinin Vefat Ettiği Tarih Olacağından Söz Konusu Tarihteki İlgili Mevzuatın Belirtilen Maddeleri Uyarınca Davacının Çift Aylığa Hak Kazanamadığı Belirgin Olup Bu Maddi ve Hukuki Olgular Göz Önünde Bulundurulmaksızın Karar Tesisi Usul ve Yasaya Aykırı Olduğu – Kurum İşleminin İptali ve Ölüm Aylığı Bağlanması Davası )

KURUM İŞLEMİNİN İPTALİ VE ÖLÜM AYLIĞI BAĞLANMASI DAVASI ( Çift Ölüm Aylığı Bağlanıp Bağlanamayacağı – Babası Üzerinden Aylık Alma Açısından Hakkı Doğuran Olay Eşinin Vefat Ettiği Tarih Olacağından Söz Konusu Tarihteki İlgili Mevzuatın Belirtilen Maddeleri Uyarınca Davacının Çift Aylığa Hak Kazanamadığı Belirgin Olup Bu Maddi ve Hukuki Olgular Göz Önünde Bulundurulmaksızın Karar Tesisi Usul ve Yasaya Aykırılığı )

5510/m.4/1-a,34,54

ÖZET : Uyuşmazlık, davacıya çift ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağına ilişkindir. Davanın yasal dayanağı olan 5510 Sayılı Kanun’un 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve “Ölüm aylığının hak sahiplerine paylaştırılması” başlığını taşıyan 34. maddesinde, sigortalının evli olmayan, boşanan, dul kalan kızlarına ölüm aylığı bağlanabilmesi, bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olma koşullarına bağlanmış, “Aylık ve gelirlerin birleşmesi” başlıklı 54. maddede ise bu Kanuna göre bağlanacak aylık ve gelirlerin birleşmesi durumunda, hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak aylığının bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.

Belirtilen açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, babası üzerinden aylık alma açısından hakkı doğuran olay eşinin vefat ettiği tarih olacağından, söz konusu tarihteki ilgili mevzuatın yukarıda belirtilen maddeleri uyarınca davacının çift aylığa hak kazanamadığı belirgindir. Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

DAVA : Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali ve ölüm aylığı bağlanması davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteminin kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR : I.DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının eşinin 18.07.2019 tarihinde vefat ettiğini, davacının eşinin 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tabi emekli olduğunu, ölüm tarihi itibariyle 5510 Sayılı Kanun 4/1-a maddesine tabi olduğunu, davacının babasının 14.03.2005 tarihinde vefat ettiğini, davacının babasının 1479 Sayılı Esnnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar sosyal Sigortalar Kurumu Kanununa tabi emekli olduğunu ölüm tarihi itibariyle yine 1479 Sayılı Kanun’a tabi olduğunu, hali hazırdaki 5510 Sayılı Kanun kapsamında ise 4/1-b maddesine tabi gözüktüğünü, davacının vefat eden eşinden ve babasından ölüm aylığı alması için SGK ‘ya başvuru yaptığını, SGK tarafından 03.09.2019 tarihli yazı ile başvurunun reddedildiğini belirterek, davacının hem babasından hem eşinden çift ölüm aylığına hak kazandığının tespitini talep ve dava etmiştir.

CEVAP

Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı kurumca yapılan incelemelerde, davacının 28.08.2019 tarihinde babasından kaynaklı ölüm aylığı talebinde bulunduğunu, babasının 14.03.2005 tarihinde vefat ettiğini, 5510 Sayılı Kanun’un yürürlük tarihi olan 2008 yılı Ekim ayı başından sonra vefat eden sigortalıların hak sahiplerine Kanunun 33. maddesi gereği ölüm aylık, 20. maddesi gereği ise ölüm geliri bağlanmaktadır. Birden fazla dosyadan gelir aylık veya gelir ve aylığa hak kazanılması durumunda “uzun vadeli sigorta kollarından hem eşinden hem de ana veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara tercihine göre eşinden ya da anne veya babasından, kısa vadeli sigorta kollarından hem eşinden hem de ana veya babasından ölüm gelirine hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana veya babasından aylık veya gelir bağlanacağı ön görüldüğünü, eşi 18.07.2019 tarihinde vefat ettiğinden ve davacıya SSK kapsamında eşinden ölüm aylığı bağlandığından babasından dolayı ölüm aylığının bağlanmadığını beyanla, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine dair karar verilmiştir.

İSTİNAF

İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararın hatalı olduğunu, davacının çift aylığa hak kazanamayacağını, kurum işleminin geçerli olduğunu belirterek davanın reddi yönünde hüküm tesis edildiğini, toplanan deliller değerlendirilmeden eksik inceleme neticesinde hüküm kurulduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını davanın kabulünü istemiştir.

Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesi’nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “… 5510 Sayılı Kanun’un 54. maddesi başlığı “5510 Sayılı Kanun’a göre bağlanacak gelir ve aylıklardan” söz ettiğinden, 5510 Sayılı Kanun’un 54. maddesinin de somut uyuşmazlıkta uygulama yeri bulunmamaktadır. Bu yasal düzenlemeler ve açıklamalar ışığında davacınını eşinden dolayı almakta olduğu aylığın yanında babası nedeniyle de ölüm aylığına hak kazandığı, mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olduğundan, davacının istinaf başvurusu kabul edilerek…” gerekçesiyle “1 ) Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-3 maddesi gereğince KABULÜNE, … 3. İş Mahkemesi’nin 2021/113 E., 2021/89 K., sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2-Davanın KABULÜ İLE, a ) Davacının, 1479 Sayılı Kanun kapsamında sigortalı olan babasından dolayı aylık bağlanmasına ilişkin başvurusunun reddine dair kurum işleminin iptali ile, eşinin ölüm tarihini takip eden aybaşı olan 01.08.2019 tarihinden itibaren babasından dolayı ölüm aylığına hak kazandığının tespitine…” dair karar verilmiştir.

TEMYİZ

Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; kurum işleminin yerinde olduğunu belirterek kararının bozulmasını talep etmiştir.

Gerekçe

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacıya çift ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağına ilişkindir.

İlgili Hukuk

6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369. maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371. maddeleri. 5510 Sayılı Kanun’un 34 ve 54. maddeleri.

Değerlendirme

1.Dosya kapsamı incelendiğinde, 18.07.2019 tarihinde vefat eden eşi üzerinden 506 Sayılı Kanun kapsamında aylık alan davacının, 14.03.2005 tarihinde vefat eden babası üzerinden 1479 Sayılı Kanun kapsamında ölüm aylığı bağlanması talebinin reddedilmesi üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

2.Davanın yasal dayanağı olan 5510 Sayılı Kanun’un 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve “Ölüm aylığının hak sahiplerine paylaştırılması” başlığını taşıyan 34. maddesinde, sigortalının evli olmayan, boşanan, dul kalan kızlarına ölüm aylığı bağlanabilmesi, bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olma koşullarına bağlanmış, “Aylık ve gelirlerin birleşmesi” başlıklı 54. maddede ise bu Kanuna göre bağlanacak aylık ve gelirlerin birleşmesi durumunda, hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak aylığının bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.

3.Belirtilen açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, babası üzerinden aylık alma açısından hakkı doğuran olay eşinin vefat ettiği tarih olacağından, söz konusu tarihteki ilgili mevzuatın yukarıda belirtilen maddeleri uyarınca davacının çift aylığa hak kazanamadığı belirgindir.

Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

SONUÇ : Açıklanan sebeplerle,

Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

Üye …’ın muhalefetine karşı, Başkan vekili …, Üyeler …, … ve …’ün oyları ve oy çokluğuyla 12.07.2023 tarihinde karar verildi.

( M ) 

E.Ü.

KARŞI OY GEREKÇESİ

Çoğunluk ile aradaki temel uyuşmazlık davacı hak sahibinin “Bağ-Kur sigortalısı 2005 yılında ölen babadan ve eşi 2019 yılında ölen ve 4/a sigortalı olan eşten çift aylık alıp almayacağı” noktasında toplanmaktadır.

Davacı tarafından temyizi üzerine çoğunluk görüşü ile ilk derece mahkemesinin “babası üzerinden aylık alma açısından hakkı doğuran olay eşinin vefat ettiği tarih olacağından, söz konusu tarihteki ( 18/07/2019 ) ilgili mevzuatın yukarıda belirtilen maddeleri uyarınca davacının çift aylığa hak kazanamadığı, davalı kurum tarafından yapılan işlemin yerinde ve geçerli olduğu, davacıya tercih hakkı tanındığı, davanın reddi gerektiği” gerekçesi verdiği kararın onanmasına karar verilmiştir.

Anılan Dairemizin 2021/11008 E, 2021/16908 K sayılı bozma kararının karşı oyunda açıkladığım gerekçelerle, “Ölüm sigortasından aylık bağlama koşulları değerlendirilirken temel kural olarak babadan gelen ölüm aylığının hakkı doğuran ölüm tarihi itibarıyla yürürlükte olan yasal düzenlemenin uygulanması, bununla birlikte, Kanun koyucu tarafından daha sonra yapılan lehe yasal değişikliklerden de hak sahiplerinin faydalandırılması gerektiğinden bozma kararına katılınmamıştır. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararları da bu doğrultudadır ( 2021/10-228 E, 2021/10-146 E, 2021/10-165 E, 2021/10-408 E, 2021/459 E ).

Somut uyuşmazlıkta davacının babası 2005 yılında ölmüştür. Babadan dolayı 1479 Sayılı Kanun uyarınca ölüm aylığı, bu kanun hükümlerine göre bağlanacaktır. Davacının eşi ise 5510 Sayılı Kanun’un 4/c kapsamında 2019 yılında ölmüş ve 5510 Sayılı Kanun uyarınca eşten dolayı ise 4/a kapsamında ölüm aylığı bağlanacaktır. Önceye etki yasağı nedeni ile 01.10.2008 öncesi 1479 sayılI Kanun uyarınca bağlanan ölüm aylığında, 5510 Sayılı Kanun’un geçici 1. maddesi uyarınca sonradan eşten bağlanan ölüm aylığı bir kesme nedeni olarak öngörülmemiştir. Kararın bozulması görüşünde olduğumdan onama gerekçesine katılınmamıştır.

Kazancı sitesinden alınmıştır. 

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*